İtirazın KaldırılmasıYargıtay Kararları

Yalnızca hukuki ilişkinin kabulünün itirazın kaldırılması için yeterli olmadığı

Yalnızca hukuki ilişkinin kabulünün itirazın kaldırılması için yeterli olmadığı- Borçlunun itiraz dilekçesinde “alacaklı kayıtları ile kurum muhasebe kayıtlarının uyuşmadığını” ileri sürerek takibe, borca, faize ve tüm ferilere açıkça itiraz etmesi ve itirazın kaldırılması istemine yönelik cevap dilekçesinde de “hesap mutabakatı olmadığından ödeme yapılmasının mümkün olmadığını” belirtmesinin, alacaklının takipte İİK. 68/1’de belirtilen nitelikte bir belgeye dayanması zorunluluğunu ortadan kaldırmayacağı-

Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi Kiraz Koyuncu C. tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :

Genel haciz yolu ile ilamsız icra takibine karşı borçlunun yasal sürede borca ve ferilerine itirazı ile duran takipte, alacaklının itirazın kaldırılması istemiyle icra mahkemesine başvurduğu, İlk Derece Mahkemesince; borca ve faize itiraz edilmiş ise de takibin dayanağı olan faturalara itiraz edilmediği, aradaki borç ilişkisinin de inkar edilmediği gerekçesi ile borçlunun muhasebe kayıtları incelenerek tanzim edilen bilirkişi raporu doğrultusunda istemin kısmen kabul, kısmen reddi ile itirazın 786.351,30 TL asıl alacak ve 295.991,25 TL işlemiş faiz alacağı yönünden kaldırılmasına, takibin bu miktarlar üzerinden devamına, asıl alacağın % 20’si oranında icra inkar tazminatının borçludan alınarak alacaklıya verilmesine karar verildiği, borçlunun istinaf başvurusunun Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine karar verildiği anlaşılmıştır.

İİK’nun 68/1. maddesi gereğince, talebine itiraz edilen alacaklının takibi, imzası ikrar ve noterlikçe tasdik edilen borç ikrarını içeren bir senede yahut resmi dairelerin veya yetkili makamların yetkileri dahilinde ve usulüne göre verdikleri bir makbuz veya belgeye müstenit ise, alacaklı icra mahkemesinden itirazın kaldırılmasını isteyebilir. Ancak Dairemizin yerleşik içtihatlarına göre, borçlunun borç doğuran hukuki ilişkiyi kabul ederek ödeme olgusuna dayanması halinde alacaklının artık İİK’nun 68/1. maddesinde belirtilen belgelere dayanmasına gerek yoktur.

Somut olayda, alacaklı tarafından altı adet faturaya dayalı takip yapılmış olup, borçlunun itiraz dilekçesinde alacaklı kayıtları ile kurum muhasebe kayıtlarının uyuşmadığını ileri sürerek takibe, borca, faize ve tüm ferilere açıkça itiraz ettiği, yine itirazın kaldırılması istemine yönelik cevap dilekçesinde de hesap mutabakatı olmadığından ödeme yapılmasının mümkün olmadığını beyan ettiği, buna göre borcun açıkça kabul edilmediği, ödeme iddiasının da bulunmadığı, yalnızca hukuki ilişkinin kabulünün itirazın kaldırılması için yeterli olmadığı, dolayısıyla borçlunun bahsi geçen beyanlarının alacaklı yanın takipte İİK’nun 68/1 maddesinde belirtilen nitelikte bir belgeye dayanması zorunluluğunu ortadan kaldırmadığı, netice olarak alacağın varlığı ve miktarının İİK’nun 68/1. maddesinde yazılı belgelerle ispatlanamadığı anlaşılmaktadır. O halde İlk Derece Mahkemesince, itirazın kaldırılması isteminin reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz olup, Bölge Adliye Mahkemesi kararının kaldırılması ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmesi gerekmiştir.

SONUÇ: Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile, yukarıda yazılı nedenlerle 5311 sayılı Kanun ile değişik İİK’nın 364/2. maddesinin göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı HMK’nun 373/1. maddesi uyarınca, istinaf talebinin esastan reddine ilişkin Adana Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi’nin 23.09.2021 tarih 2021/1176 E.-2021/2068 K. sayılı kararının KALDIRILMASINA, Adana 6. İcra Hukuk Mahkemesi’nin 03.03.2021 tarih, 2020/243 E., 2021/109 K. sayılı kararının BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, dosyanın İlk Derece Mahkemesi’ne, kararın bir örneğinin de Bölge Adliye Mahkemesi’ne gönderilmesine, 21/03/2022 gününde oy birliğiyle karar verildi.

12. HD. 21.03.2022 T. E: 2021/11226, K: 3618

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu