12. Hukuk Dairesi2023 Yılıİlamların İcrasıKesinleşmeden İcraya Konulamayacak İlamlar

Davanın konusu, gayrimenkul satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptal ve tescile ilişkin olup, her ne kadar mahkemece tazminata hükmedilmiş ise de, temeldeki davanın konusunun gayrimenkulün aynine ilişkin olduğu, HMK 367/2 maddesi uyarınca kesinleşmeden takibe konulamayacağı

T. C.
Y A R G I T A Y
1 2 .    H U K U K    D A İ R E S İ 
T Ü R K   M İ L L E T İ   A D I N A
Y A R G I T A Y   İ L Â M I
Esas    No : 2023/5495
Karar No : 2023/5540
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi
TARİHİ : 13.04.2023
SAYISI : 2023/1054 E., 2023/827 K.
DAVA TARİHİ : 05.01.2023
HÜKÜM/KARAR : Esastan Ret
TEMYİZ EDEN : Davalı/Alacaklı
İLK DERECE MAHKEMESİ : Bakırköy 1. İcra Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 22.02.2023
SAYISI : 2023/13 E., 2023/127 K.
Taraflar arasındaki şikayet davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince şikayetin kabulüne, Bakırköy 11. İcra Müdürlüğünün 2021/15195 Esas sayılı takibin iptaline karar verilmiştir.
Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince,  başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı Bakırköy 11. İcra Müdürlüğünün  2021/15195 E. sayılı dosyasında davalı-alacaklı tarafından müvekkil hakkında Gaziosmanpaşa 4. Asliye Hukuk Mahkemesi ilamına dayalı olarak takip başlatıldığını, takip dayanağı ilamın taşınmazın aynına ilişkin olup, kesinleşmeden takibe konulamayacağını, dayanak ilamın da henüz kesinleşmediğini, müvekkilinin çalıştığı iş yerine de maaş haczi yapıldığını beyanla, icra emrinin iptaline karar verilmesini istemiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; takip talebinin gerekçeli karardaki hükme uygun olarak hazırlandığını, takip konusu ilam hükmünü veren mahkeme, asıl alacak niteliğindeki alacağı “ıslah edilmiş haliyle” kabul etmiş olup, yargılama gideri ve ilam vekalet ücreti ıslah kapsamına dahil olmadığını, hal böyle olunca, yargılama gideri ve vekalet ücretine ilişkin alacakların da, hükmün dayandığı ıslah dilekçelerinde belirtildiği alacak nispetinde borçlular arasında paylaştırılması gibi bir zorunluluk bulunmadığını, zira, takip konusu ilamdaki alacaktan tüm davalı mirasçılar müştereken ve müteselsilen sorumlu olduğunu, taraflarınca yapılan ıslah işleminde bu hususun göz ardı edilerek, herkesin miras payları oranında ıslah işlemi yapıldığını,   takibin ilama uygun bir şekilde tanzim edilmiş olması, gerekse de tavzih hakkını kullanmayan davacının tavzih ile giderilebilecek karmaşıklıkları icra hukuk mahkemesinin yetkisine dahil olmayacak nitelikte gidermesini talep etmiş olması nedeniyle davanın reddini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne,  Bakırköy 11. İcra Müdürlüğünün 2021/15195 E. sayılı  takibin  davacı borçlu yönünden iptaline, takip iptal edildiğinden  davacının ilama aykırılık ve hacizlerin kaldırılması talepleri hakkında karar verilmesine yer olmadığına,” karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı alacaklı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı vekili dava dilekçesini tekrarla ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın konusu, gayrimenkul satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptal ve tescile ilişkin olup, her ne kadar mahkemece tazminata hükmedilmiş ise de, temeldeki davanın konusunun gayrimenkulün aynine ilişkin olduğu, HMK 367/2 maddesi uyarınca kesinleşmeden takibe konulamayacağı anlaşılmakla, ilk derece mahkemesince verilen karar usul ve yasaya uygun olduğundan, davalının istinaf talebinin HMK 353(1)-b/1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili dava ve istinaf dilekçesini tekrarla Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
  Uyuşmazlık, takip dayanağı ilamın kesinleşmeden icraya konulması nedeniyle icra emrinin iptali ve hacizlerin kaldırılmasına ilişkin şikayete ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
İİK’nın 16., 32., HMK 367 ve sair mevzuat
3. Değerlendirme
1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. 6100 sayılı HMK’nın ”Taleple Bağlılık İlkesi” başlıklı 26. maddesinin birinci fıkrasında; ”Hâkim, tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır; ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez. Duruma göre, talep sonucundan daha azına karar verebilir” hükmüne yer verilmiştir.
Buna göre hakim tarafların talepleri ile bağlı olup, bu talepten başka bir şeye karar veremez. Somut uyuşmazlıkta, ilamın kesinleşmeden icraya konulamayacak ilamlardan olduğu yolundaki değerlendirme doğru olmakla birlikte dava dilekçesinde şikayet edenin takibin iptalini talep etmeyip icra emrinin iptalini talep ettiği, dolayısıyla talep aşılmak suretiyle takibin iptaline karar verilmesinin yerinde olmadığı, ancak bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, Bölge Adliye Mahkemesi kararının kaldırılmasına, İlk Derece Mahkemesi kararının düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
A- İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi’nin 13.04.2023 tarih ve 2023/1054 E. 2023/827 K. sayılı kararının KALDIRILMASINA,
 B- Bakırköy 1. İcra Hukuk Mahkemesi’ nin 22.02.2023 tarih ve 2023/13 E. 2023/127 K. sayılı kararının hüküm fıkrasında yer alan “takibin borçlu yönünden iptaline” ibaresinin çıkartılarak, yerine; “takipte borçluya çıkarılan icra emrinin iptaline” ibaresinin eklenmesine, İlk Derece Mahkemesi kararının 5311 sayılı Kanun ile değişik İİK’nın 364/2. maddesinin göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı HMK’nın 370/2. maddesi uyarınca bu şekli ile DÜZELTİLEREK ONANMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine, dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine, 02.10.2023 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu