12. Hukuk Dairesi2022 YılıKambiyo Senetlerine Özgü Haciz YoluTakip AçılışYetkisizlikYetkiye İtiraz

İcra Mahkemesince verilen yetkisizlik kararının kesinleşmesinden önce alacaklının dosyanın yetkili yere gönderilmesi talebinde bulunması geçerli olmakla birlikte yetkisizlik kararı kesinleşmeden icra dosyası yetkili yere gönderilemez. Gönderilmesi halinde ödeme emrinin iptali gerekir.

12. Hukuk Dairesi         2022/7297 E.  ,  2022/14005 K.

“İçtihat Metni”

MAHKEMESİ : … Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi

Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hâkimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:
Borçlunun, bonoya dayalı olarak başlatılan kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takipte; imzaya borca itirazlarını ileri sürerek takibin durdurulması istemiyle icra mahkemesine başvurduğu, ilk derece mahkemesince; davanın reddine karar verildiği, borçlu tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince; ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, borçlunun istinaf sebeplerinin bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, davanın kabulü ile, takibin davacı yönünden açılmamış sayılmasına karar verildiği görülmektedir.
İİK’nın 50. maddesi göndermesi ile icra takipleri hakkında da uygulanması gereken, HMK’nun 20. maddesi gereğince; görevsizlik veya yetkisizlik kararı verilmesi halinde, taraflardan birinin, bu karar süresi içinde kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmiş ise kararın kesinleştiği tarihten, kanun yoluna başvurulmuşsa bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde kararı veren mahkemeye başvurarak, dava dosyasının görevli ya da yetkili mahkemeye gönderilmesini talep etmesi gerekir. Aksi takdirde, bu mahkemece davanın açılmamış sayılmasına karar verilir. Aynı kural, takip hukukunda da geçerlidir.
Yukarıda açıklanan ilkelere göre, HMK’nın 20. maddesi gereğince, yetkisizlik kararı kesinleşmeden, takip dosyası, yetkisizliğine karar verilen icra müdürlüğünce, mahkeme kararında yetkili yer olarak gösterilen icra dairesine gönderilemez.
Somut olayda, alacaklının, Gaziantep İcra Müdürlüğünün 2017/63067 E. sayılı dosyası ile takip başlattığı, borçlunun yetkiye itirazı üzerine Gaziantep 2. İcra Hukuk Mahkemesinin 05/05/2017 tarih, 2017/307 E. – 2017/433 K. sayılı kararı ile yetki itirazının kabulü ile karar kesinleştiğinde ve talep halinde dosyanın Mersin İcra Müdürlüğüne gönderilmesine karar verildiği, alacaklı vekilinin 11/04/2018 tarihinde gönderdiği dilekçesi dosyanın yetkili icra müdürlüğüne gönderilmesini talep etmesi üzerine icra müdürlüğü tarafından 12/04/2018 tarihinde talep reddedilmeyerek “Alacaklı vekilinin Mahkeme kararının kesinleştiğine dair kesinleşme şerhini dosyamıza sunması ve tekrardan talep etmesi halinde usul ve yasaya uygun olan talebinin kabulü ile talep gibi işlem yapılmasına,..” yönünde karar verildiği, yetkisizlik kararının 21/08/2018 tarihinde kesinleştiği, alacaklının 05/03/2019 tarihlerinde tekrar gönderme talebinde bulunması üzerine, icra müdürlüğünce 06/03/2019 tarihinde
“Alacaklı/alacaklı vekilinin talep uyarınca yetkili Mersin İcra Dairesine gönderilmesine, bu hususta ilgili icra müdürlüğüne müzekkere tevdiine, gerekli masrafların alacaklı/alacaklı vekilince karşılanmasına, dosyanın Uyap’tan kaydının yetkisizlikle kapatılmasına,..” şeklinde karar verildiği, alacaklı vekilinin gönderme masraflarını 10/01/2020 tarihli tahsilat makbuzuyla yatırdığı ve Mersin 5. İcra Müdürlüğünün 2020/1004 E. sayılı dosyasından borçluya 13/02/2020 tarihinde ödeme emri tebliğ edildiği görülmektedir.
İcra Mahkemesince verilen yetkisizlik kararının kesinleşmesinden önce alacaklının dosyanın yetkili yere gönderilmesi talebinde bulunması geçerli olmakla birlikte yetkisizlik kararı kesinleşmeden icra dosyası yetkili yere gönderilemez. Gönderilmesi halinde ödeme emrinin iptali gerekir.
Bu durumda alacaklı vekilinin 11/04/2018 tarihinde yapmış olduğu gönderme talebi geçerli olup HMK 20. maddesinde belirtilen iki haftalık sürenin geçirilmesi söz konusu olmamakla birlikte, icra müdürlüğünce karar kesinleştikten sonraki gönderme talebine ilişkin olarak gerekli masrafların alacaklı vekilince karşılanması şeklinde karar alınması yeterli olmayıp usulüne uygun ihtar yapılması gerektiği nitekim icra müdürlüğünün 06/03/2019 tarihli tensip zaptında masrafın miktarının ve yatırılmaz ise sonuçlarının belirtilmediği, ayrıca işbu tensip zaptına ilişkin olarak alacaklıya bir bildirimde bulunulmadığı dolayısı ile bu ihtar yapılmadığı için gönderme talebinin yerine getirilmesi için 20/01/2020 tarihinde yatırılan masrafın da süresinde olduğunun kabulü gerekmektedir.
O halde, Bölge Adliye Mahkemesi’nce; istinaf isteminin esasının incelenmesi gerekirken kamu düzeni ile ilgili olan HMK’nun 20. maddesi uyarınca re’sen takibin açılmamış sayılmasına karar verilmesi isabetsiz olup, Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmesi gerekmiştir.
SONUÇ : … Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesinin 04/04/2022 tarih ve 2021/183 E. – 2022/1014 K. sayılı kararının yukarıda yazılı nedenlerle, 5311 sayılı Kanun ile değişik İİK’nun 364/2. maddesi göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı HMK’nun 373/2. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, bozma nedenine göre alacaklının esasa ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan temyiz harcının istek halinde iadesine, dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 26/12/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu