İhtiyati HacizYargıtay Kararları

İhtiyati haciz kararı ilam niteliğinde olmadığından ilama aykırılık olarak kabul edilemeyeceği

T.C.
YARGITAY
12. Hukuk Dairesi
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
Y A R G I T A Y İ L A M I

ESAS NO : 2021/9600
KARAR NO : 2022/2887

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi
TARİHİ : 07/07/2021
NUMARASI : 2021/863-2021/1635

Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
Alacaklı tarafından genel kredi sözleşmesine dayalı olarak borçlu hakkında genel haciz yolu ile 7 örnek ilamsız takip başlatıldığı, borçlu vekilinin icra mahkemesine başvurusunda, icra dosyasına ihtiyati haciz kararının ikinci fıkrasında belirtilen kredi sözleşmesi aslının sunulmadığını, sonrasında bahsi geçen eksikliğin tamamlanmasının, ihtiyati haczin ilk uygulandığı dönem itibariyle usule aykırılığını ortadan kaldırmadığını, ihtiyati haciz kararının 10 gün içerisinde infazının talep edilmesi gerektiğini, 10 günlük yasal sürede kredi sözleşmesi aslının icra dosyasına sunulmadığını belirterek müvekkili şirket aleyhine yapılan tüm ihtiyati haciz işlemlerinin kaldırılmasına karar verilmesini talep ettiği, mahkemece ihtiyati haciz kararının ikinci fıkrası denetlenmeden ihtiyati haciz kararının infazının yapıldığı, icra müdürlüğünün yapmış olduğu bu işlemlerin ilama aykırılık taşıdığı gerekçesiyle şikayetin kabulü ile ihtiyati hacizlerin kaldırılmasına karar verildiği, alacaklı vekilinin istinaf yoluna başvurması üzerine Bölge Adliye Mahkemesince; alacaklının istinaf başvurusunun esastan reddine dair hüküm kurulduğu görülmektedir.
Bursa 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 18/08/2020 tarih ve 2020/618 D. İş sayılı kararının incelenmesinde; Alacaklı vekilinin talebinin kabulü ile, borçluların 273.903,98TL tutarındaki borcunu karşılayacak miktardaki taşınır ve taşınmaz mallar ile 3. Kişiler üzerindeki hak ve alacaklarının %15 i tutarındaki 41.085,597 TL teminat yatırıldıktan sonra ihtiyaten haczine, 2. fıkrada ise “kredi sözleşmesi aslı icra dairesine ibraz edilmedikçe ve icra müdürlüğüne ihtiyati haciz talebi sırasında sunulan aslı gibidir onaylı örneği ile kredi sözleşmesinin aslına uygunluğu denetlenmedikçe ihtiyati haczin uygulanmamasına” şeklinde ihtiyati haciz kararı verildiği anlaşılmaktadır.
2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun “İhtiyati haciz kararının icrası” başlıklı 261. maddesi; “Alacaklı, ihtiyati haciz kararının verildiği tarihten itibaren on gün içinde kararı veren mahkemenin yargı çevresindeki icra dairesinden kararın infazını istemeye mecburdur. Aksi halde ihtiyati haciz kararı kendiliğinden kalkar. İhtiyati haciz kararları, 79 dan 99 uncuya kadar olan maddelerdeki haczin ne suretle yapılacağına dair hükümlere göre icra edilir. (Ek son fıkra: 17/7/2003-4949/61 md.) İhtiyati haczin infazı ile ilgili şikayetler infazı yapan icra dairesinin bağlı olduğu icra mahkemesine yapılır.” hükmünü, aynı Kanunun “İhtiyati haczi tamamlıyan merasim ” başlıklı 264. maddesi de, “ Dava açılmadan veya icra takibine başlanmadan evvel ihtiyati haciz yaptırmış olan alacaklı; haczin tatbikinden, haciz gıyabında yapılmışsa haciz tutanağının kendisine tebliğinden itibaren yedi gün içinde ya takip talebinde (Haciz veya iflas) bulunmaya veya dava açmaya mecburdur.” hükmünü ihtiva etmektedir.
Somut olayda; 11/08/2020 tarihinde alacaklı tarafından genel haciz yoluyla ilamsız takibe geçildiği, Bursa 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 18/08/2020 tarih ve 2020/618 D. İş sayılı ihtiyati haciz kararının 24/08/2020 tarihinde Bursa 12. İcra Dairesine ibraz edildiği, şikayetçi borçlunun 02/09/2020 tarihinde icra müdürlüğüne başvurarak itiraz dilekçesi sunduğu ve ihtiyati haciz kararında belirtilen kredi sözleşmesi aslının sunulmadığını, icra müdürlüğünce onaylı örneğin aslına uygunluğunun denetlenmediğini ileri sürülerek ihtiyati haciz kararı çerçevesinde yapılan tüm işlemlerin kaldırılmasını talep ettiği, 02/09/2020 tarihli icra müdürlüğü kararı ile ihtiyati haciz kararının ikinci fıkrasında belirtilen hususların tamamlanması için takdiren 3 gün süre verildiği, alacaklının 02/09/2020 tarihinde evrak eksiğini tamamlaması üzerine icra müdürlüğünce ihtiyati haczin devamına karar verildiği görülmüştür.
Somut olayda alacaklının yasal 10 günlük sürede ihtiyati haczin infazını talep ettiği, ihtiyati haciz kararının ikinci fıkrasında belirtilen hususun eksikliğinin tespit edilmesi üzerine icra müdürlüğünce süre verildiği, eksikliğin ivedi bir şekilde tamamlandığı, bahsi geçen fıkrada yer aldığı şekilde kredi sözleşmesi aslının ve suretlerinin sunulduğu, suretin aslına uygunluğunun denetlendiği dolayısıyla ihtiyati haciz işleminin kaldırılmasının isabetsiz olduğu, ihtiyati haciz kararı ilam niteliğinde olmadığından ilama aykırılık olarak kabul edilemeyeceği anlaşılmıştır.
O halde mahkemece şikayetin reddi yerine yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile, Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesinin 07/07/2021 tarih ve 2021/863 E. – 2021/1635 K. sayılı kararının yukarıda yazılı nedenlerle, 5311 sayılı Kanun ile değişik İİK’nun 364/2. maddesi göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı HMK’nun 373/1. maddeleri uyarınca KALDIRILMASINA, Bursa 3. İcra Hukuk Mahkemesinin 09/02/2021 tarih ve 2020/381 E. – 2021/88 K. sayılı kararının BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin de Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 08/03/2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu