İçtihatlar Kategorisine En Son Eklenenler
-
İbrazdan önceki son cirantanın cirosu iptal edilmiş ve K.Tekstil … Ltd. Şti.’nin cirosunun üzerinin çizilmiş olduğundan, çizilmiş ve iptal edilen bu ciroların yukarıda açıklanan yasa hükmü uyarınca yok hükmünde olduğunun kabulü gerektiğinden, takip alacaklısı, dayanak çek bakımından yetkili hamil sıfatını haiz bulunmamaktadır.
-
Borçlu sanık hakkında taahhüdü ihlâl suçundan açılan davalarda farklı icra dosyalarından verilen her bir taahhüdün ayrı bonolara ilişkin olması nedeniyle, ayrı ayrı her bir taahhüt için sanığın 3 aya kadar tazyik hapsiyle cezalandırılmasına karar verilmiş ise de, ayrı ayrı bonolara konu borcun bir bütün olarak tarafları aynı olan tek bir borç olarak değerlendirilmesi gerektiği,
-
El Atmanın Önlenmesi ve Ferilerinin İcra Takibine Konulabilmesi için Kararın Kesinleşmesine Gerek Olmadığı
-
Ödeme emrinin tebliğinden itibaren yasal otuz günlük ödeme süresi dolmadan borçlunun temerrüde düştüğünden söz edilemez. Bu durum, kanunun açık hükmüne aykırı olup mahkemece resen nazara alınması gerekir.
-
İİK 142/a Maddesi Gereğince Teminat ile Ödenen Sıra Cetvelindeki Payın İadesi Halinde Faiz Başlangıç Tarihi
-
İİK 142/a Gereğince Sıra Cetvelinde Bedelin Teminat İle Ödenmesi Sonrasında İadesinde Uygulanacak Faiz Oranı
-
İpotek veren taşınmaz maliki üçüncü kişiye, İİK’nın 150/ı maddesi gereğince hesap özeti gönderilmesi zorunluluğu bulunmamakta ise de; ipotek veren üçüncü kişi hakkında takip yapılabilmesi için Türk Medeni Kanunu’nun 887. maddesi uyarınca, alacağın kendisinden istenilmesi, yani muacceliyet ihtarının gönderilmesi gerekmektedir. Bir başka ifadeyle, söz konusu düzenleme gereğince, ipotekli taşınmaz maliki üçüncü şahsa ihbar yapılmadıkça, onun yönünden borç muaccel olmayacağından hakkında icra takibi başlatılamaz.
-
İİK 83/c maddesinde düzenlenen haczedilmezlik şikayeti takip borçlusuna ve ipotek alacaklısına tanınmış bir haktır. Şayet şikayete konu hacizli mallar ipotek kapsamında ise ipotek lehtarı 3. kişinin haczedilmezlik şikayetine gelme hakkı doğar. Mahcuzlar şikayete gelen 3. kişinin ipoteği kapsamında değil ise tarafı olmadığı takipte 3. kişinin şikayet hakkı olmadığından şikayetin reddi gerekir.
-
Posta memuru tarafından düzenlenen tebligat tutanağı resmi mercii tarafından düzenlenen belge niteliğinde olup, tutanağın aksi ancak aynı kuvvette ve tutanağa denk yazılı belge ile ispat edilebilir.
-
Türk Parası ile bir ipotek düzenlenmiş olup ipoteğin paraya çevrilmesi suretiyle takibe geçildiğinde alacağın muayyenlik ilkesine göre ana paranın tür ve miktarı değiştirilemez. Bu nedenle kredi sözleşmelerindeki yabancı para alacağı üzerinden borçluya tebliğ edilen hesap özetine dayanılarak aktin muayyenlik ilkesi gözetilmeksizin icra emri tebliğ ile ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takip yapılamaz. Bu husus kamu düzenine ilişkin olup resen gözetilmelidir.
-
Tebligat yapılan kişinin avukat olduğu nazara alındığında, satış ilanının tebliği tarihi itibariyle uygulanması gereken Tebligat Kanunu’nun 7/a maddesinin birinci fıkrası, tebligatın elektronik yolla yapılmasını zorunlu kılıp posta yolu ile yapılan tebligat yok hükmündedir
-
Muhabere Kanalıyla Gönderilen İtiraz Dilekçelerinde İtiraz Tarihi
-
Şikayet tarihi itibariyle borçlu hakkında aynı bonoya dayalı olarak başlatılmış derdest(mükerrer) takip olduğu şikayeti takip şartı ile ilgili olup kamu düzenine ilişkin bulunduğundan süresiz şikayet yolu ile icra mahkemesinde ileri sürülür.
-
TMK’nun 606/1. maddesine göre ise, mirası ret süresi üç aydır. Buna göre murisin ölümü üzerine üç gün ve devamında üç ay süre ile mirasçıları hakkında takip yapılamaz.
-
İİK’nun 53/1. maddesi uyarınca borçlunun ölümü ile birlikte (3) günlük sürenin bitiminden itibaren başlayacak olan TMK’nun 606. maddesinde yazılı süre geçmeden mirasçılar aleyhine takip yapılması da mümkün değildir.
-
Takip dosyasında 17.11.2021 tarihinde maden ruhsatına haciz konulduğu, aynı dosyadan 18.11.2021 tarihinde maden işletmesi ile bütünlük arz ettiği tespit edilen şikayete konu mahcuzların haczedildiği görülmüştür. İşletme ile bütünlük arz eden menkullerin haczi aynı alacak için dosyada yapılan tamamlama haczi niteliğinde olup Maden Kanunu 40. madde gereği haczedilmesine engel olmadığı anlaşılmıştır.